Starmer ve Macron, Yasadışı Göçmenlerin Geçişini Önleme Planı konusunda anlaştı
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron bir araya geldikleri 37. Birleşik Krallık-Fransa Zirvesi’nde botlarla Fransa’dan Birleşik Krallık’a geçen Yasadışı Göçmenlerin Geçişini Önleme Planı hakkında anlaşmaya vardı.
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Londra’da bir araya geldi. 37. Birleşik Krallık-Fransa Zirvesi kapsamında Londra’da bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Fransa’dan Birleşik Krallık’a botlarla geçiş yapan yasadışı göçmenlerin iadesi hakkında Birleşik Krallık Başbakanı Starmer ile anlaşmaya vardı. İki ülke liderinin ve heyetlerinin gerçekleştirdiği görüşmelerinin ardından kamuoyuna "Bir içeri, Bir Dışarı" (One in; One out) olarak yansıyan plan hakkında anlaşmaya varıldığı açıklandı. Anlaşma, botlarla Fransa’dan Birleşik Krallık’a geçen yasadışı göçmenlerin Fransa’ya geri iade edilmesini ve göçmenleri taşıyan botların geçişinin engellenmesi hakkında detaylar içeriyor. Starmer ve Macron’un, Ukrayna-Rusya arasındaki savaş konusunda Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i müzakere masasına ikna etmek için fikir birliğinde olduklarını vurguladı.
Birleşik Krallık Başbakanlık Ofisinde kameralar karşısına geçen Starmer ve Macron, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. İlk açıklamayı ev sahibi Birleşik Krallık Başbakanı Starmer yaptı. Konuşmasına belirsizliğin hakim olduğu zamanlarda Birleşik Krallık’ın müttefikleriyle ilişkilerini güçlendireceklerine vurgu yaparak başlayan Birleşik Krallık Başbakanı Starmer, "Bu zirve sorumlu olduğumuz insanlar için daha fazla refah ve güvenlik sağlamak üzere ortaklığımızda bir adım değişikliğe işaret edecektir. AB ile imzaladığımız yeni anlaşmayı temel alarak belirsiz zamanlarda müttefiklerimizle ilişkilerimizi güçlendirerek daha fazlasını elde ederiz. İşte bugün iki ulus olarak paylaştığımız öncelikler üzerinde birlikte çalışmakla ilgili" dedi.
"Yasadışı göçle mücadele etmek ve suçlunun iş modelini kırmak için yeni bir niyet düzeyi ortaya koyuyoruz"
Fransa’dan Birleşik Krallık’a botlarla geçiş yapanlar hakkında yeni uygulamaları uygulayacaklarını belirten Starmer, "Bizim için mesele İngiliz halkının görmek istediği değişiklikleri gerçekleştirmektir. Hepimiz Kanal’daki (Manş Denizi) durumun bu şekilde devam edemeyeceği konusunda hemfikiriz. Bu nedenle yeni uygulamaları devreye sokuyoruz. Yasadışı göçle mücadele etmek ve suçlunun iş modelini kırmak için yeni bir niyet düzeyi ortaya koyuyoruz. Ayrıca büyümeyi artırmak ve istihdam oluşturmak için ekonomik işbirliğimizi derinleştiriyoruz" ifadelerini kullandı.
Fransa ile savunma ve güvenlik alanında birlikte hareket etmek istediklerini söyleyen Başbakan Starmer, Rus lider Putin’in Ukrayna ile müzakere masasına çekmek için çalıştıklarını belirtti. Starmer, "Tarihi Lancaster House Antlaşması’nı da güncelliyoruz; bu antlaşma ortak savunmamızı ve güvenliğimizi güçlendirmek için çok erken bir tarihte harekete geçirdiğimiz bir antlaşmadır. Avrupa’nın tek nükleer gücü olarak Avrupa savunma harcamalarının yaklaşık yüzde 40’ını sağlayarak, bu kıtanın güvenliği için eşsiz bir sorumluluğu paylaşıyoruz. Bu sorumluluğu birlikte üstlenmemiz ve aynı zamanda halkımız için bir savunma getirisi sağlamamız doğru bir adımdır. Ve aynı zamanda Ukrayna’daki müdahaleye öncülük etmemiz de doğru olacaktır. Bugün ilerleyen saatlerde Emmanuel ve ben, Ukrayna’yı şimdilik mücadelede tutmak ve Putin’i müzakere masasına çekmek için daha fazla destek toplayacağız. Tüm bu cephelerde Tehlike ve belirsizliği bir güç ve birlik gösterisiyle birlikte karşılamak için çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Ortak zorluklar karşısında birlikte yeniden mücadele etme ortak kararlılığımızdır"
Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın ardından söz alan Fransa Cumhurbaşkanı Macron, bu zirvenin iki ülke ilişkilerini yeni bir aşamaya taşıdığını belirtti. Macron, "Brexit Anlaşmalarından 9 yıl sonra kararlılığımız yeni bir fasıl açma ve son toplantıda atıfta bulunduğunuz gibi ortak zorluklar karşısında birlikte yeniden mücadele etme ortak kararlılığımızdır. Mayıs ayında AB kurumları ile birçok cephede ilerleme kaydetmek üzere bir araya geldik ve gerçekten de toplu olarak birlikte el ele ekonomik cephede baş gösteren zorlukları ele almamızı sağlayacak şeyi inşa etmek istiyoruz. İhtiyacın farkındayız çünkü Kanalın (Manş Denizi) her iki tarafında da kilit ortaklarız. Daha entegre bir sermaye yatırımı piyasası yoluyla ekonomilerimizi canlandırma ihtiyacı AB’nin önceliklerinden biridir. Ancak Londra Finans Merkezi bizi istiyor, bu da Birleşik Krallık’la koordineli bir yaklaşıma sahip olmamız gerektiği anlamına geliyor. Birçok sektörde yatırımcıları canlandırmak ortak isteğimiz. Yapay zeka ve yetenekleri bizim için stratejik. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz" dedi.
"Fransa, Birleşik Krallık’a girişten önceki son nokta"
Yasadışı göçmenlerle ilgili de konuşan Macron, Avrupa’ya giriş noktası olan ülkelerle birlikte çalışarak giriş noktalarının engellenmesi gerektiğini söyledi. Yasa dışı göçmenlerin yoksunluklarının kaçakçılar tarafından sömürüldüğünü belirten Macron, "Ve tabii ki güvenlik ve göç konularında yine ilişki kilit önem taşıyor. Son birkaç yıldır Fransa’nın kararlılığını biliyorsunuz. Bakanlarımızın bugün imzaladığı siyasi anlaşmanın yeni bir aşamasını önemli. Çünkü diğer AB devletleriyle güçlü koordinasyonla yasa dışı suç çetelerine karşı mücadelede aynı kararlılığı paylaşıyoruz. Fransa, Birleşik Krallık’a girişten önceki son nokta. Ancak bu yasa dışı göçmenler açıkça bu kaçakçılar tarafından sömürülüyor. Avrupa’ya giriş noktası olan ülkelerle birlikte çalışmalı ve bu giriş noktalarını engellemeliyiz. Kaçakçılıkla mücadelede ortak kararlılığımız var. İnsanlarımızı ve yasa dışı göçmen erkek ve kadınları kaçakçılardan korumak tüm ülkelerin ortak sorumluluğu. Bu, AB’nin ileriye götürmek istediği bir konudur ve ikili bir tartışmayla başlayıp genişletilmelidir" ifadelerini kullandı.
"Brexit’ten hiçbir şekilde etkilenmeyen sağlam bir geçmişimiz var"
İki ülkenin ortak savunma stratejisi hakkında da görüşlerini belirten Fransa Cumhurbaşkanı Macron, "Brexit’ten hiçbir şekilde etkilenmeyen sağlam bir geçmişimiz var. Ancak bu zirve bizim için stratejik olan kapasite geliştirme açısından bazı kilit konuları başlatacaktır. İki ülkenin silahlı kuvvetleri birlikte Avrupa, NATO-Avrupa ayağının temelini oluşturuyor. Avrupa topraklarını, müttefiklerimizin bulundukları yerde savunmak her şeyden önemlidir. Bu stratejik kabiliyet ve ortak çabalar açısından tüm hamlelerin ilkini gizlediği gerçeğini memnuniyetle karşılıyorum. Nükleer caydırıcılık gibi gerçekten kabiliyetler açısından bir sonraki seviyeye taşımak gibi önem arz eden çalışmalar tamamlandı" şeklinde konuştu.
Ukrayna’ya olan mali ve askeri desteklerini pekiştireceklerini belirten Macron, "Bu zirve Ukrayna’yı destekleme konusunda ortak bir kararlılıkla ilerlememizi sağlayacaktır. Öğleden sonra yeni bir istekliler koalisyonu oturumu düzenleyerek Ukraynalı dostlarımızı mali ve askeri olarak destekleme kararlılığımızı pekiştireceğiz. Ukrayna’ya destek kapasiteleriyle Rusya üzerindeki baskıyı arttırmak için sizin, AB’nin ve ABD’nin yakın işbirliği içinde Putin’i müzakere masasına sağlam ve kalıcı bir şekilde geri getirmek kilit öneme sahiptir" dedi.
Konuşmasını Orta Doğu’daki gelişmelere değinerek bitiren Macron, "Ülkelerimizin tarihî olarak güçlü bir sorumluluğa sahip olduğu, çoğulculuğu ve güçlü istikrarı garanti altına aldığı Orta Doğu’da yaşananları gözlemliyoruz. Burada birkaç kilit konu var. İran’da ve Orta Doğu’da herkes için barış ve güvenlik konularında aramızdaki koordinasyon kesinlikle kilit önem taşımaktadır. Ve son olarak enerji cephesinde Sizewell konusunda varılan anlaşmayı memnuniyetle karşılıyoruz ve Hinkley Point konusundaki taahhüdün ardından yeni bir aşamaya geçildiğini görüyoruz. Bir bütün olarak yatırımının güvence altına alınması, nükleer yetenekler hem egemenliği hem de ekonomimizin karbonsuzlaştırılması için kilit öneme sahip. İhtiyacımız olan ve ara bağlantıları ileriye taşımak benim için öncelikli konulardan biridir" açıklamasını yaptı.
Yorumlar (0)
Bu haberi okuyanlar bunları da okudu.