Ursula Von der Leyen: "Putin’i barış masasına oturtmak için elimizden geleni yapıyoruz"
AB Komisyonu Başkanı Ursula von Der Leyen, Rusya-Ukrayna arasında barış antlaşması sağlamak için birlik halinde olduklarını kaydederek, "AB üyelerinin çoğu Rusya yaptırımlarına destek verdi. Bu noktada Rusya’da petrol ve gaz gelirleri önemli oranda düştü. Bu savaş sona ermeli. Putin’i barış masasına oturtmak için elimizden geleni yapıyoruz" dedi.
Arnavutluk’un başkenti Tiran, Avrupa Siyasi Topluluğu’nun 6. Zirvesi’ne ev sahipliği yaptı. Arnavutluk Başbakanı Edi Rama ile AB Konseyi Başkanı Antonio Costa’nın liderliğinde gerçekleştirilen zirveye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, Karadağ Cumhurbaşkanı Jakov Milatovic, Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic, Kuzey Makedonya Başbakanı Hristijan Mickoski, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, AB Konseyi Başkanı Antonio Costa, AB Komisyonu Başkanı Ursula von Der Leyen, Avrupa Parlamentosu Başkanı Roberta Metsola, Moldovya Cumhurbaşkanı Maia Sandu, NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Almanya Başbakanı Friedrich Merz, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Letonya Başbakanı Evika Silina, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni de katıldı.
"Çocukların hayal ettikleri gelecek aslında Avrupa’yı kuran yüce şahsiyetlerin hayallerine çok benziyor"
Zirvenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Edi Rama, "Avrupa bir yolculuktur ve bu yolculuk zorlaştı. İnanın ki bu zirveyi yönetmede kelimeleri seçmekte zorlanıyorum" dedi.
Başkanı olduğu Sosyalist Parti’nin 11 Mayıs seçim kampanyasının Avrupa’ya dayandığını ve seçmenlerden yüzde 52’sinin ise AB’ye entegre olmak için oylarını SP’ye verdiğini kaydeden Rama, "Sizleri sırf Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi’ni ağırlamak maksadıyla kurulan bu evde karşılamak tüm ülkem ve halkım adına olağanüstü bir onurdur "dedi.
Avrupa Evi’nin Arnavut çocukların Avrupa’yı nasıl hayal ettiklerini gösteren resimlerle süslendiğini kaydeden Edi Rama, "Bu, bizim açımızdan net bir seçimdi, zira çocukların hayalleri geçmişin mitlerinin elinde rehin bırakılmaması lazım. Tam tersi, çocukların hayal ettikleri gelecek aslında Avrupa’yı kuran yüce şahsiyetlerin hayallerine çok benziyor" ifadelerini kullandı.
Zirvenin artık geleceğe geçmişin gözüyle değil de geçmişi geleceğin gözüyle baktığımız anlamlı bir dönemde düzenlendiğini kaydeden Rama, "Bu zirvenin düzenlenmesi bir bakımda seçim kampanyasının devamı niteliğindedir. Avrupa ayrılık değil, ortak açıklama ve ortak kimlik oluşturan bir sözcüktür. Bu nedenle seçim kampanyasının da ‘Avrupa, kimlik ve aidiyet’ kelimelerine dayanıyor" dedi.
"Gazze’de yaşanan uluslararası bir felakettir"
AB Komisyonu Başkanı Antonio Costa ise konuşmasında Gazze’de yaşananlara değinerek, "Gazze’de insanlar onlarca yıldır saldırıya uğruyor. Gazze’de yaşanan uluslararası bir felakettir. Ukrayna Savaşı ve Gazze’de olanlar ancak birlik halinde hareket ettiğimiz halde sona erdirilebilir. Ukrayna güvenliğinin bizim güvenliğimiz olduğu anlamına geldiğini biliyoruz. Savunmasız barışın bir illüzyon olduğunu biliyoruz. Avrupa dünya ticaretini genişletmesi konusunda başarılı olması lazım. Bizim ortaklıklarımız olması lazım. Avrupa aynı zamanda çok taraflı düzeni muhafaza etmek konusunda başarılı olması lazım. Aynı şekilde BM’nin önemli bir direği olmaya devam etmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
"Ukrayna’yı desteklemek çok önemli ama en önemlisi ateşkesin desteklenmesi"
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, zirve için Rama’ya teşekkür ederek seçimde elde ettiği başarı için de tebrik etti. Marcon, "Bu zirve Balkanlarda düzenlenen ilk zirve. Bizi bir araya getiren sadece coğrafya değil, aynı zamanda mitoloji ve yolculuğumuz" dedi.
Zirveye Avrupa kıtası dışındaki ülkelerin liderlerinin de katılmasının önemli olduğunu kaydeden Macron, "Öncelikle Ukrayna’da yaşanan saldırganlık bizim ana konumuz. Ukrayna’yı desteklemek çok önemli ama en önemlisi ateşkesin desteklenmesi. Gelişi güzel bir ateşkes istemiyoruz. Rusya 2022’de sözünü verdiği ateşkesi sağlamalı. Avrupa da bu noktada ısrarcı olmalı" dedi.
Ermenistan ve Azerbaycan arasındaki barış anlaşmasının da sağlanması gerektiğini kaydeden Macron, "Moldavya’yı da Rusya’nın her gün devam eden saldırganlığı karşısında desteklemek gerekiyor. Gazze’de de ateşkesten başka bir yol yok. Başka türlü ilerleyemeyiz. Ukrayna ve Gazze’yi kıyaslamıyorum ama barış lazım ve bunu da diplomasiyle yapmak lazım" dedi.
"NATO’da hep birlikte hareket etmemiz lazım"
Topyekun bir tepki verilmesi gerektiğini sözlerine ekleyen Macron, "NATO’da hep birlikte hareket etmemiz lazım. Avrupa bugün güvenlik açısından daha önemli. Kendi halklarımıza karşı güvenliği sağlamamız lazım. Bu noktada Avrupa ülkeler, ajanslar ve kurumlar arasında uyuşturucu trafiğini engellemek için koalisyon kurmak lazım. Bunların dışında bizim siyasî güvenliğimiz önemli. Bizim demokrasilerimiz tehdit eden unsurlar var. Dış müdahale var, bu da demokrasilerimize zarar veriyor. Bu noktada online saldırılar ve siber saldırılardan korunmak için de gerekli çalışmaları yapıyoruz" ifadelerini kullandı. Ticaret konusunda da Avrupa’nın birlik olması gerektiğini bildiren Macron, "Batı Balkan’ın entegrasyonu ve AB’nin genişlemesi de bu yönde önem kazanıyor. Asya’dan gelen rekabet karşısında dik durabilmek için daha başarılı olmamız lazım. Yani ekonomik açıdan da birlik olmamız lazım. Avrupa’daki tehlikeler somuttur ve AB de bizi bazı somut girişimlerde bulunmamıza olanak sağlıyor" dedi.
"ABD’nin Avrupa’nın güvenliği konusunda yaptıklarını görmezden gelemeyiz"
Almanya Başbakanı Merz de teşekkür ederek başladığı konuşmasında, "Ukrayna Savaşı sadece tek bir ülkeye yönelik değil, tüm Avrupa’ya ve mevcut düzene yöneliktir. Bazı liderlerle Cumartesi günü Kiev’e gittik ve bunu sadece kendi adımıza yapmadık, hepinizin adına yaptık. Bugün Rus ve Ukrayna ekipleri bir araya geliyor. Belki küçük bir şey ama güçlü bir sinyaldir. Bizim tamamen Ukrayna’ya destek vermede birlik olduğumuz konusunda şüphe olmamalı" dedi.
"II. Dünya Savaşı’ndan sonra ABD’nin ülkemiz için yaptıkları konusunda sonsuz müteşekkiriz, minnettarız" diyen Merz, "ABD’nin Avrupa’nın güvenliği konusunda yaptıklarını görmezden gelemeyiz. İngiltere Başbakanı Keir Starmer’in dediği gibi göç konusunda önemli sorunlarla karşı karşıyayız. Tüm komşularımızla ortak hareket etmeye çalışıyoruz. Askeri savunma noktasında daha fazla harcamaya hazırız ama yalnızca paradan bahsetmeyelim, kaliteden bahsetmeyelim. Harcadığımız para ölçüsünde yeterince askerî malzeme almıyoruz. Bu yüzden ülkem, hükümetim daha iyi işbirliği olması konusunda hazır. Birliğin siyaset sisteminde sorunlar var ama aslında bu sistemler bu sorunların üstesinden gelir. Ben kendi hükümetimizden AB yönetiminde daha aktif olmasını talep ettim. Avrupa’ya dair sorumluluklarımız konusunda her türlü desteği sunmaya hazırız" açıklamasını yaptı.
"Putin’i barış masasına oturtmak için elimizden geleni yapıyoruz"
AB Komisyonu Başkanı Ursula von Der Leyen ise, "Berlin Duvarı düştüğünde herkes artık siyasî özgürlüğünün geri döndüğünü ifade etti. Ama bugün geldiğimiz noktada defalarca Avrupa’nın uyanması için çağrı yapıldı. Bizim dünya genelinde ortaklık ağlarımızı genişletmemiz lazım. Büyük krizlerin sürecinde salgın, iklim krizi, Ukrayna savaşı gibi durumlarda Avrupa gerekli cevabı vermiştir. Ve hepsinden daha güçlü çıkmıştır. Ukrayna desteği konusunda birlik olarak hareket ettik. Zelenskiy’in burada oturuyor olmamız desteğimizin birliğimizin ifadesi. Bir barış antlaşması sağlamak için birlik halindeyiz. AB üyelerinin çoğu Rusya yaptırımlarına destek verdi. Bu noktada Rusya’da petrol ve gaz gelirleri önemli oranda düştü. Bu savaş sona ermeli. Putin’i barış masasına oturtmak için elimizden geleni yapıyoruz. Ortak refah ve kalkınma bizi her türlü saldırganlıktan çok daha fazla bir arada tutar" açıklamasını yaptı.